Description
Cafer Başer Bey’i okul idareciliği döneminde daha fazla tanıma şansına sahip oldum. Durumunda paylaştığı ilginç resimlerden onun sanatçı bir bakış açısına sahip olduğunu anladım. Muhabbet ederken yer yer konu kitaba, edebiyata, şiire kayıyordu. Bu konulardan su içme rahatlığında bahsettiğine çok şahit olmuşumdur. Onda bir cevher vardı, biliyordum. Deştikçe de yanılmadığımı anladım. Meğer, bir çocuk dergisine epey bir süre çocuk şiirleri gönderiyormuş ve şiirleri yayımlanmış. Onu, hemen katıldığım yazarlık ve şiir atölyelerine davet ettim. Kırmadı. Girdiği her ortama enerji veren bir yüreği olan bir insanla tanışmak benim için büyük bir şanstı. Gruplarda da buna şahit oldum. İçinde her çocukta bulunan bir muziplik vardı. Çok fazla duramaz, bir şeyler gıdıklar, hemen oturup bunu kaydederdi. Benim katkım bu kaydı görünür, herkes tarafından takip edilir hale getirmek olmuştu. Bunu da katıldığım gruplardan haberdar etmekle yapmış oldum. Hepimiz çocukluk yaşadık. Ama çoğumuz o dünyadan uzaklaştıkça unuttuk. Kimimiz ifade edemedik. Kimimiz çocukluk olarak addettik. Halbuki çocukluk insanın temeli. Bir başka ifade ile çocukluk ademoğlunun ‘Anavatan’ıydı. O yüzden hep o zamanları özler, yer yer o günlere gideriz. İnsan anavatanını özlemez mi Çocuğun dünyasına inebilmek biraz da o ruhu kaybetmemekten, tazelemekten geçiyor. Cafer Başer Bey bunu başarmış birisi. Çocuk hikayelerinin yanında çocuk şiirlerinde de çok başarılı çalışmalar ortaya koyan güçlü bir kalem. Şiirleri, sizi elinizden tutup çocukluk günlerinize götürecek. Şiirleri okurken kendinizi çocuklar gibi şen hissedeceksiniz. Cafer Bey size gamsız, tasasız mutluluklar yaşatacak. Bunu çok güzel başarıyor. Sizi, Ege’de bazen denize götürüyor, bazen dağlara, kırlara bazen de Ege’nin kasabalarında gezdiriyor, bazen köylerinde. İllaki bir gökyüzüne çıkaracak. Değişik meyvelerden tattırıyor, çiçekleri koklattırıyor, hayvanlarla koşturtuyor. Bazen de oyununun içine çekiyor. Kendinizi bir anda oyunun içinde buluyorsunuz. Çoğu çocuk hikaye ve şiirlerini, yazar ve şairlerin ilk başta kendi çocukları için yazmaya başladıklarını okumuştum. Sonra bu eserler dünya çapında üne kavuşmuş. Belki Cafer Başer Bey de ilk başta böyle başlamıştır. Kecy dergisi yayın yönetmeni Nagihan Hanımın, Kalemin Dili Edebiyat Akademisinde yazarlık eğitimleri veren şair ve yazar Gökmenzade Bey’in ve Crab Publishing’in teşvikleri olmasa belki de bu şiirler aile arşivinde kalacaktı. Zaten kitabı eşi ve iki çocuğuna ithaf etmiş. Güzel de olmuş. Türk çocuk edebiyatı güzel bir şiir kitabıyla daha da bir zenginleşiyor. Bize iç dünyasını sonuna kadar açtığı için CAFER BAŞER Beye şükran borçluyuz.
Ali Akkız
Yorumlar
Henüz inceleme yok.