DERTLİ SİNELER YANIK NAĞMELER


Gurbeti yaşıyorum gurbet içinde

Ben gurbette değilim gurbet içimde

Bu böyle devam edip gitse de

Vuslatın arzusu tazedir içimde.

Description

İçinde yaşadığım çevrenin düşünce dünyama ciddi tesiri, beni şiirin diliyle duygularımı satırlara dökmeyi kaçınılmaz kıldı.

Şiire ilgim küçük yaşlarda Arapça dil gramerini öğrendiğim sırada başladı. Medresede okurken Molla-i Ceziri’nin Divan’ı, Ahmedi Hani’nin şiirleri, Fakiyi Tayran’ın Su Kasidesi, Kürtçe ve Zazaca mevlitler, kaside ve naatlar çok ilgimi çekti. Doğrusu gramere dair İbn-i Malikin iki bin beyitlik ‘elfiye’si bu konuda teşvik edici rol oynadı. Tabi ki ilk şiir yazmalarımda sadece kafiyelere dikkat ederdim. Daha sonraki yıllarda duygularımı ancak bu yolla ifade edebileceğimi düşündüğüm için zaman zaman yazmaya başladım.

Duygu dünyamın dışa yansımasından ibaret olan şiirlerimde kimi zaman hüzün deryasından katreler şeklinde dışa taştı. Kimi zaman duygularım yağmur oldu. Kimi zaman yağan yağmur sele dönüştü içime aktı gönül bendimi yıktı. Kimi zaman da kesif bir bulut gibi gönlümü sardı. Bazen şafak oldu karanlıkları delen subh-i vuslat oldu. Kimi zaman geçmişe tarihi bir seyahat, kimi zaman Sadi’nin Gülistan’ında bülbül nağmelerini dinler, kimi zamanda mesneviden ney sesi dinledim.

Kimi zaman gurbet ufuklarından vuslat diyarına bad-ı saba misali yâre şiir mektubu yazdım. Kimi zaman serzenişler olarak çevreme sitem ettim. Kimi şiirlerimde müesses nizama karşı protestovari olarak hak ve hukuku dile getirmeye çalıştım. Kimi şiirlerimde ahlak ve adalete vurgu yapmaya çalıştım. Kimi zamanda baharın türküsü olarak ümit tomurcuklarını birer buket yapmaya çalıştım.

Ben şair değilim. Fakat onları çok severim. Doğrusu ‘Kırık Mızrap’ her kalbime dokundukça sermesti aşk oldum.

Doğrusu şair kendisi hüzün içinde boğulurken bile etrafına şiirleriyle ümit verebilir. Tarih boyunca hislerini duygularını en yoğun ve coşkun bir şekilde yaşayarak ifade edenlerin başında hiç şüphesiz şairler gelirler. Şairlerin bazen şiirleri yazılı metinlerden daha çok fert ve toplum hayatında etkili oldukları da bir gerçek. Mağara duvarlarından ve kayalardan tutun günümüze kadar gelen şiirler aslında geçmişle kopmaz önemli tarihi bağlar olduklarını unutmamak gerekir. Tarihi miras olarak şiirlere ve şairlere sahip çıkmak gerekiyor. Çünkü bir toplum, sanatın gücünü fark ettiği ve anladığı zaman ancak ilerlemeye başlar.

Bazen çok uzun bir metindeki bir nasihati şair şiirin iki mısrasında veciz bir şekilde kısa ve öz olarak ifade edebilir. Doğrusu nasihat etmede şiir çok etkili bir yöntemdir. Kur’an şiir değildir. Fakat şiirsel ve musiki yönü vardır. Şairlerin en önemli özelliklerinden biri ilhama dayalı olarak yazmalarıdır. Çünkü şair planlayarak masa başında oturarak şiir yazmaz, yazmamalı.

Şairler duygusallıklarını ve dertlerini bir dostuna dökmek yerine kalemle kağıda dökmeyi daha çok tercih ederler. Zaten bir çok fikirler şiirlerle bayraklaşmıştır. İdeolojilerin çoğu bile şiirlere çok ciddi ihtiyaç duyarlar. Milletlerin hürriyet ve bağımsızlıklarında şairlerin rolü ve şiirlerin gücü yadsınamaz. Onun için ‘şairin dili kılıçtan daha keskindir’ şeklinde darb-ı mesel olmuştur.

Evet, şiirin büyüleyici yönü vardır. Tabi ki yerici yönü de vardır. Ve çok etkileyicidir. Bundan dolayı iktidarlar ve devlet ricali şairlerden korktukları kadar başkasından korkmamışlar. Bunların zulmünden en çok şairler edipler ve entelektüeller pay almışlar. Yani maruz kalmışlar. Sürgünler yemişler zindanlara atılmışlar ve darağaçlarını boylamışlar.

Şair yaşadığı sosyal çevrenin sorunlarını yaşam tarzını ve yaşanan siyasi ve ideolojik olayları şiirlerle dile getirir. Her ne kadar ideolojiyi şiir için didaktik bir ihanet olarak görenler olsa da. Şair çoğu zaman ideolojik yaklaşımlardan da pek geri durmaz.

Gerçek şair duygu ve mantık arasında bağ kurar ve dengeli hareket eder. Sadece romantizmin labirentlerinde dolaşmak duygusallığı öne çıkarsa da diğer taraftan hayatın zorlayıcı geçim derdi çoğunu ciddi etkilemektedir. Bir diğer önemli husus hukuksuzluğun haksızlığın ve ahlaksızlığın yaşandığı bir toplumda şairin bunları ve toplumun değerlerini dile getirmesi gerekir.

Günümüz şairlerin şiirlerinde öne çıkan konu ve kelimelere baktığımızda yaşananları nasıl ve ne kadar resmettiklerini okumuş ve görmüş oluyoruz. Dönemlerini konu edinen şiirler önemlidir. Çünkü bunlar bir bakıma tarih niteliğini taşır.

Şair şiirleriyle hayata ve memata ayna tutar.

Cuma Ali Karaman

Book Details

Dil

Türkçe

e-book ISBN

9798215231708

Kelime sayısı

9.007

Yayın tarihi

30 Ekim 2023

Author

Cuma Ali Karaman

Yorumlar

Yorumlar

Henüz inceleme yok.

İlk yorum yapan siz olun

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir