İBRAHİM KUZİ
Feryad u figanlar içimi yakar
Gözlerimden kanlı yaşlarım akar
Her yanda enkaz var cenaze çıkar
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Yıkıldı binalar bir anda taş taş
Ne kol-kanat kaldı ne omuzda baş
Depremle siyaha büründü Maraş
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Sinesinden hançerlendi Adana
Şanlıurfa, Kilis yatmış bir yana
Ateş düştü şirin Adıyaman’a
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Malatya’da gonca güllerim soldu
Gaziantep, Hatay yerle bir oldu
Osmaniye, Diyarbakır kavruldu
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Çözüldü dizlerim gücüm kalmadı
Yüreğim yanıyor sözüm kalmadı
Eridim, tükendim özüm kalmadı
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Petekler bozuldu, döküldü ballar
Hazanla sarsıldı kurudu dallar
Köprüler yıkıldı, bozuldu yollar
Sol yanım yanıyor, ülkem gibiyim
Her yanda ölü var, her yanda hasta
Koskoca bir millet günlerdir yasta
Çeşmeler kurudu, çorba yok tasta
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Kelimeler yetmez acım çok büyük
Dağlardan aşkındır sırtımdaki yük
Görkemli binalar çıktılar çürük
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Zifiri karanlık kışlar şiddetli
Ayakta kalsa da evler hiddetli
Yediden yetmişe canlarım dertli
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Çığlıklar yükselir kesildi hatlar
Zehire dönüştü sofrada tatlar
Üst üste yıkıldı, yığıldı katlar
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Boynumu bükerek baktım çaresiz
Kendimi bir yana attım çaresiz
Pınarlar misali aktım çaresiz
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
Ne az ne de fazla bittim, tükendim
Coştu duygularım yıkıldı bendim
İhmal edenlere kızdım, gücendim
Sol yanım yaralı, ülkem gibiyim
11.02.2023