DEVLET NEDİR

DEVLET NEDİR

Dr. BEKİR ÇINAR

Bu başlık altında, literatürde devletin ne olduğundan daha çok, Gülen’e göre devletin ne olduğunu ifade etmeye çalışacağız. Amacımız bir bakış açısı ortaya koymak ve ileride belirecek, farklı gibi algılanabilecek durumların önüne geçmektir. Fakat bu, siyasal literatürde yer alan kavramları kendi özgün durumlarından soyutlayarak farklı bir kavram inşa etme çabası olarak da anlaşılmamalıdır. Neden bu şekilde bir metot takip ettiğimize gelince, bunun birkaç sebebi var.

Bunlardan ilki, Gülen’in şimdiye kadar ortaya koyduğu çalışmalarının, farklı bakışı açısına sahip olması, hepsinden öte mevcudu ve geleceği iyi okuyup, bunu geçmişle örneklendirerek ifade etmesidir.

İkincisi, Gülen’in geçmişteki beyanlarının zaman içinde onu haklı çıkarmasıdır.

Sonuncusu ise Gülen’in Türk olmasının yanında İslam dünyası özelinde bütün dünyayı da ilgilendiren farklı konularda ortaya koyduğu vizyonunun zamanla daha iyi anlaşılmasıdır. Gülen’in yazılarında ve ifadelerinde devlete yönelik kavramlaştırma çalışmasının altında yatan önemli prensipler bulunmaktadır:

a) Kur’an’ın bakış açısı ki başta Peygamber Efendimiz (sav) tarafından hayata taşınmış ve O’nun (sav) güzide halifeleri dönemindeki mükemmel şekle dönüştürülmüş uygulamalarıdır.

b) Diğeri ise Türklerin İslam’a girmesiyle kurdukları devlet şekilleri ve onların devamı olan Osmanlı Devleti ile zirveye ulaştırdıkları uygulamalardır ki farklı bir siyasal yapının İslam ile ne derece yakınlaşacağı ve uyum içinde olduğu ile de ilgilidir.

c) Bunlara ek olarak, Gülen’in Batı devlet sistemleri ve uygulamalarından bigane olmadığı, onları da iyi gözlemlediği ve geçmişteki uygulamalarını da iyi incelediği görülmektedir.

d) Gülen’in devlet ve devletin görevlerine yönelik bakış açısını şekillendiren önemli bir konu, onun “zaman” ve “tarih” kavramlarına yüklediği anlamlarla yakından ilişkilidir. Zira bu iki temel kavram, doğru bir bakış açısıyla ele alınacak olursa, insanlığın geçirdiği evreleri ve bu evrelerde yaşadıklarının hem geçmişin bir ürünü hem de geleceğin hazırlayıcısı olduğunu göstermektedir. Sadece Gülen değil birçok kimsenin ifade ettiği gibi “zaman” düz bir hattan ziyade, adeta sarmal, dairevi bir şekilde varlığını devam ettirmektedir. Tarih bir bakıma tekerrür etmektedir. Tabii buradaki tekerrür “aynı” ile değil “misli” ile olmaktadır. İşte Gülen bu noktadan olaylara bakarak geçmişin tecrübelerinden ve mevcudun birikim ve imkanlarından yararlanarak; gelecek ve gelecekte olması muhtemel durumlar hakkında vizyon ortaya koymakta, ona göre çalışmaların yoğunlaşmasını tavsiye etmektedir ki oldukça önemlidir.

Gülen devletin statik değil, daha çok dinamik olduğunu ve söz konusu dinamizm içinde sürekli zamanın gereklerine, geleceğin şartlarına göre, stratejik anlamda kendini yenileyen bir yapı olduğunu düşünmektedir. Kişilerden daha çok devlet yapısının ve onun kendi dinamiklerinin önemli olduğuna vurgu yapmaktadır.

Bu bölümde sırasıyla, literatürde yer alan devlet ve devletin tarihi seyri ele alınacaktır. Diğer inanç ve düşünce sistemlerinde devletin nasıl algılandığı ve uygulandığını inceleyeceğiz. Bugün daha belirgin şekilde ortaya çıkan, Batılı devletlerin dayandığı düşünceler ortaya koyulacaktır.

İslam’da “devlet” kavramı ile diğer devlet kavramlarının yazında nasıl yer aldıkları hakkında tartışmalara yer vereceğiz. Tartışmalar sonunda “devlet” kavramının nasıl anlaşılması gerektiğini belirlemeye çalışacağız. Akabinde, Gülen’in devlet kavramına bakışını, kendi ifadeleri içerisinde değerlendirmeye gayret edeceğiz. Bölüm sonuç ve önerilerle sonlanacaktır.

NOT: Bu yazı, yazarın yayınevimiz tarafından yayınlanan FETHULLAH GÜLEN’İN SİYASİ DÜŞÜNCELERİ kitabından alınmıştır. Kitap ile ilgili detaylı bilgiye aşağıdaki link üzerinden ulaşabilirsiniz.

İŞTE İTİRAFLARIM

20 Eylül 2023

SEN AĞLAMA YA RASÜLALLAH

20 Eylül 2023

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir