HÜZÜNLÜ YILLAR

HÜZÜNLÜ YILLAR

İBRAHİM KUZİ

Baharda yapardık her yerde düğün
Zümrüt yeşiliydi bağlar, bahçeler
Muhabbet demlerdik bizler her öğün
Çığ altında kaldı doyumsuz günler

Başladı dostlardan ayrılık günü
Kimi tutuklandı, kimi sürgünde
Kiminin sarıldı arkası, önü
Tatlı hatıralar kaldı hep dünde

Ay yüzlüler mahpus oldular tek tek
Bizim için günler geceden kara
Kadını, erkeği yediler kötek
Bahar güllerinin her yanı yara

Nurhayat, Mükafat Ablalarımız
İnlediler, yıllarca kan kustular
Yusuf Kerim gibi fidanlarımız
Bir kuş olup ötelere uçtular

Beyaz sandalyede gitti Mustafa’m
Anneler, saçını başını yoldu
Gökhan Açıkkollu kanayan yaram
İçime tarifsiz hüzünler doldu

Yusuf Bekmezci yiğit bir insandı
Sekseninde hücreye hapsettiler
Samimiydi, dürüstü ve candandı
Göstere göstere ölsün dediler

Adanmış adamdı Samsonlu Hoca
Kimse üstüne toz konduramazdı
Fatma Görmez hasret kaldı ilaca
Bedeni bu yüke dayanamazdı

Ali Kervancılar, Halil Şimşekler
Hakka yürüdüler gurbet ellerde
Halime Gülsu, Pideci Şerefler
Yaşayacak tertemiz gönüllerde

Zulme maruz kaldı anne, babalar
Hamile kadınlar, masum bebeler
Eksilmiyor mateme boğulanlar
Hüzünlü albümde nine, dedeler

SATILDIN, EY HALKIM

25 Temmuz 2024

HELİKOPTER REHBERLİK

25 Temmuz 2024

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir