SULUKULE’DE BİR PENCERE

SULUKULE’DE BİR PENCERE

NAGİHAN SULTAN

Yarına kalan o pencere
Gıcırdamayan yıllar, vidaların pembe küfürleri
Moğuş moğuş yıkıntılar
Aralarında fısıltı fısıltı konuşur
Ahşap kafesli pembe panjurlu
Allığı fazla kaçan

Yarından kalan mor geceler ilanda
Camın ortasına çift bantla yapıştı
“Acil acıları soyacak hırsız aranıyoooor”
Da sahibinden değil
Çıkırt açıl çıkırt kapan
Ali Ayşe sofra hazır çabuk
O… çocuğu seni ne arıyorsun lan
Komşular yetişin doğum başladı

Yeşil ovanın rayları geçer o pencere içinden
Bavullar bulut bulut biner dört bin nala
Dilini ısırır çelik kapı, kınalıdır eller
Açılır bir davul gümbürtüsü mahallede
Çin çin paralar göbek atan biraz neşe biraz hüzün
Gölgeler ardınca kovalar boşalır
Tez gele

Ferforje dişli o pencere kopartır
Organze paraşütü açarak dedikodu sakızına
Vah vahlar oh ohlar sofradan kalkmaksızın
Kuzu postuna yayılmış kaldırım çıtlatır
Çıt Melahat çıt Ayşe Apla
De hele daha daha

Heeeyt açılın o pencereyi ulen
seviyorum öpem
Pos bıyıklı kasırgası savrulur arnavut ciğerli
Pervane tesbihi hacı yağlı korkusu
Çocuklar erkencik toplanır çarpık anason takunyalarıyla
Dişteki kürdan ile katil oluverir tıbbıyeli hülya
Külleri savrulan kabadayı çekmece gölüne
Kim kime dum duma
Panayır ipli dünya yalpa

Çıkırt açılır ve çıkırt kapanmaz bazen
O pencere her zaman

SABUN KOKULU EV

2 Kasım 2022

BEN KİMİM?

2 Kasım 2022

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir